AKP’nin ikiyüzlü İsrail politikası

ABONE OL

News

14 Aralık 2025 13:56

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Tahkim kararı “ucuza satılan petrol” faturası çıktı

CHP’li Deniz Yavuzyılmaz Meclis’te açıkladı — Uluslararası Tahkim Mahkemesi kararına göre Türkiye net 1,471 milyar dolar tazminat yükümlüsü; tartışmalı 673 milyon dolarlık dilim ise “ucuza satılan petrol” iddialarını alevlendirdi. Yavuzyılmaz, kelepir petrolü satın alanların başında İsrail’in geldiğini belirtti.

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Meclis kürsüsünden ve sosyal medyadan paylaştığı belgelerle, Irak’tan çıkış yapan ham petrol ticaretindeki usulsüzlüklerin Ankara’ya ağır fatura çıkardığını, Uluslararası Tahkim Mahkemesi kararında Türkiye’nin net 1,471 milyon (yaklaşık 1,471 milyar) dolar ödemeye mahkûm edildiğini hatırlattı. Yavuzyılmaz, ayrıca bu süreçte indirimli/“kelepir” satılan petrolün önemli bir kısmını İsrail’in, ayrıca Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bağlantılı alımların oluşturduğunu iddia etti. Bu iddialar, mahkeme kararının ve bağımsız analizlerin ortaya koyduğu verilerle birlikte medyada yeniden gündem oldu.

Tahkim kararının özü:
Uluslararası tahkim kararları ve analizlere göre dava, Irak ile Türkiye arasında yıllardır süren boru hattı, KRG (Irak Bölgesel Kürt Yönetimi) kaynaklı ihracat ve Ceyhan çıkışlı sevkiyatların hukuki statüsüyle ilgiliydi. Tahkim heyeti, bazı indirimli satışlarda ve hat kullanımında Türkiye’nin sorumluluğu bulunduğuna hükmetti; net sonuç olarak Türkiye’ye karşı önemli bir tazminat kararı verildi. (Kararın metni ve detayları birden çok hukuk/uzman incelemesinde yer aldı.)

673 milyon dolarlık ‘vahim’ dilim neden konuşuluyor?
Yavuzyılmaz’ın vurguladığı nokta, mahkeme kararında hesaplanan toplam tutarın içinde yer alan ve “indirim/ucuz satış” hesabına karşılık gelen yaklaşık 673 milyon dolarlık kalemin ayrı bir önem taşıması. Milletvekiline göre bu kalemin niteliği ve kime/kimlere aktarıldığı, sadece hukuki değil siyasal-siyasi sonuçlar da doğuruyor. Bu kısım, “kimlerin ucuza aldığı” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.

İsrail, Yunanistan, Güney Kıbrıs iddiaları ve analizler:
Yavuzyılmaz’ın paylaştığı belgeler ve medyada yer alan tanker-takip analizleri, indirimli satılan petrolün bir bölümünün İsrail menşeli alıcılara yönlendirildiği iddiasını içeriyor. Bazı bağımsız analizler ve enerji raporları, 2010’lu yıllardan itibaren bölgesel ticarette izlenen yönelimlerin bu tür çıkarımlara imkân verdiğini gösteriyor; ancak bu tür alım-satım zincirlerinin kesin alıcı tespiti karmaşık ve teknik kanıt gerektiriyor. Dolayısıyla iddialar şu aşamada siyasi ve etik tartışmayı körüklerken, kesin ticari delil sunumu için daha ayrıntılı veri (tankerkayıtları, alıcı sözleşmeleri vb.) gerekmekte.

Ne söylüyor CHP’li Yavuzyılmaz?
Yavuzyılmaz, Meclis’te yaptığı açıklamada “AKP marifetiyle yapılan bu karanlık ticaretin bir ayağı İsrail’e uzanıyor” diyerek hem iktidarı hem ilgili kurumları suçladı; kararın Türkiye’yi mali olarak zor duruma soktuğunu ve kamuoyunun bu süreçte şeffaflık talep etmesi gerektiğini vurguladı. Milletvekilinin sosyal medya paylaşımlarında da benzer belgeler ve hesaplamalar yayınlandı.

Hangi hukuki/kamu sonuçları doğabilir?

Tahkim sonucunun uygulaması ve ödemeler, ikili diplomasi ve enerji ticareti ilişkilerini etkileyebilir.
Eğer “ucuza satış” iddialarına ilişkin daha somut kanıtlar (sözleşmeler, fatura/kayıtlar, tanker rotaları) paylaşılırsa, hem uluslararası hukuk hem de iç soruşturmalar gündeme gelebilir.

AKP hükümeti ve ilgili bakanlıklar, yargı kararının hangi kalemleri içerdiğini, kimlerin hangi kriterlerle sorumlu sayıldığını ayrıntılı biçimde kamuoyuna açıklamalıdır.
Ucuza alınan petrol iddialarına ilişkin somut kanıt yoksa, iddiaların asılsız olduğu belgelenmelidir; somut kanıt varsa, yetkili kurumlar derhal soruşturma başlatmalıdır.